Çok zengin ve cömert olan Abdullah bin Câfer-i Tayyar “rahmetullahi aleyh” hazretleri bir hurma bahçesinin yanından geçiyordu. Bir köle bahçede çalışırken ona üç öğünlük yemek getirdiler. O anda bir köpek kölenin yanına vardı. Bir öğünlük yemeğini ona verince, köpek hemen yedi. İkincisini, daha sonra üçüncüsünü de verdi. Hazret-i Abdullah köleye yaklaşarak seslendi:
- Ey arkadaş, niçin üç öğün yiyeceğinin hepsini kendin muhtaçken ona verdin?
- Efendim, bu köpek uzak diyardan gelmiştir. Açtır ve nasibini arıyor.
- Peki sen ne yiyeceksin?
- Aç durup sabredeceğim.
Hazret-i Abdullah görüp işittiklerinin tesiri altında kalarak; “Halk beni cömert bilir. Halbuki bu köle benden daha cömerttir.” dedi. Hurma bahçesini ve köleyi sahibinden satın aldı. Köleyi azat etti. (Serbest bıraktı.) Hurma bahçesini de içindekilerle birlikte ona hediye etti.
Hazret-i Abdullah’a dediler ki:
- Sen şimdi ondan daha cömert oldun.
- Ne yazık ki öyle değil. Onun verdiği, sahip olduğu mülkünün hepsi idi. Benimki ise, sahip olduklarımın çok azıdır.
Türkiye Takvimi